Adalar |
Önce biraz şehrin yapısından bahsedeyim. Paris'in ortasından Seine nehri geçer, nehir çok geniş değildir, üzerinde bir sürü köprü bulunur, bazıları sadece yayalar içindir. Nehrin ortasında da 2 tane yanyana ada vardır: Ile Saint-Louis ve Ile de la Cité. İkincisi daha büyüktür ve üzerinde Notre-Dame kilisesi bulunur.
Ben 5. ve 13.arrondissement'larda oturdum, oraları biraz daha iyi biliyorum. Özellikle 5.arrondissement çok güzel bir yer. "Quartier latin" diye de geçer. Çoğu üniversite buradadır, eskiden de latince eğitim verildiği için bu ismi seçmişler heralde. Nüfusun çoğu gençlerdir, hareketlidir, daha geç saatlere kadar açık yerler vardır, cafeler, restaurantlar, barlar, kitapçılar...vs. Bu arrondissement'da gezilip görülebilecek başlıca yerler:
Pantheon |
Patheon: Eskiden büyük bir kilise olan bu bina, şimdi daha çok bir ulusal anıt mezar gibidir, milletin değerli bulduğu insanlar için anıt mezarlar yer alır altında(yazarlar, generaller, bilim adamları, düşünürler...vs). Binanın tepesine yeteri kadar merdiven çıkılarak ulaşılabilir, güzel bir manzarası vardır. Bir de içinde dünyanın döndüğünü kanıtlayan ilk deney olan Fucault sarkacı bulunur, binanın en yüksek noktasına bağlı bir sarkaç. İçine girilmese bile görülmesi gereken bir binadır. Beni her zaman çok etkilemiştir. Sorbonne'un hukuk fakültesinin hemen karşısındadır.
Jardin du Luxembourg |
Pantheon'un hemen yanında çok güzel bir kütüphane olan Saint-Geneviève(adını doğru hatırlıyorsam) kütüphanesi vardır, önünde hep kuyruk olur, içine girmek için de üyelik gerekir. Pantheon'dan az ileride Jardin du Luxembourg yer alır. Burası Paris'in en büyük ve en güzel parklarından biridir. İçerisinde senato binası da bulunur. Parkın her tarafı ayrı güzeldir. Çocuk oyuncaklarının olduğu kısım, insanların teknelerini yüzdürdüğü havuz, Medici çeşmesi, gençlerin piknik yaptığı çimler, çocukların küçük atlara bindiği yer, yaşlı amcaların satranç oynadığı yer...vs.
Saint-Michel Çeşmesi |
Pantheon ile Jardin du Luxembourg'un arasından Saint-Michel bulvarı geçer, Paris'in en ünlü bulvarlarındandır. Bu bulvardan aşağıya, nehre doğru inerken sağda Sorbonne ve cafeleri kalır, aşağı indikçe devasa kitapçılar olan Gibert Jeune ve Gibert Joseph vardır. Vaktiniz olursa bir girip bakın derim. Hem çok ucuza kitaplar var, hem de bu kadar kat hepsi kitap mı diyor insan. Tabi yok üzerinde başka kitapçılar, sahaflar fln da var. Bu bulvarı takip edip nehre iyice yaklaştığınızda bu bölgenin toplanma noktası(taksim Burger king gibi) olan Saint-Michelle çeşmesi vardır. Yüzünüz çeşmeye dönük iken solda rue de la huchette kalır(hemen kitapçı gibert jeune'un yanında). Bu kısa sokak çok yoğundur, cafeler, restorantlar, eğlence yerleri....vs.
Bu sokağın diğer tarafından çıkıp yolun karşına geçince, oradaki bir iki cafe'den hemen sonra sağınızda çok güzel bir kitapçı kalır(Shakespeare&Co). Burada kitaplar ingilizcedir, çalışanlar da ingiliz sanırım, içerisi çok güzel dekore edilmiştir. Mutlaka üst katına çıkıp daktilonun başına oturun, Norte-Dame manzaralı penceresinden bakın. Eğer şanslıysanız birisi piyano çalıyor bile olabilir.
Bu kitapçının hemen karşınında Ile de la Cité vardır, ve Notre Dame. Ayrıca bu adanın ortasında iki tane çiçekçi sokağı vardır, ben öyle yerleri gezmekten, farklı farklı bitkileri görmekten her zaman zevk almışımdır. Notre Dame'ın sağından ya da solundan ilerlerseniz, Ile Saint-Louis'ye geçebilirsiniz. Bu çok küçük bir adadır, ortasından tek bir sokak geçer, eğlenceli mağzalar vardır üzerinde. İnsan dünyanın en büyük şehirlerinden birinin ortasında olduğunu unutuverir. Bu adada bir çok dondurmacı vardır, daha önce hiç denemediğiniz çeşitleri de vardır. Bir de bu iki adayı bağlayan köprünün manzarası çok güzeldir. Bir tarafta Hotel de Ville(Paris'in belediye binası), bir tarafta Pantheon, tam karşınızda da Notre Dame vardır. Orası bir kahve molası vermek için çok ideal bir yer.
Rue Moufftard |
Bir de Rue Moufftard vardır, orası akşamları çok hareketlidir. Aslında bu rotaya biraz ters, Pantheon'un tam arkasında kaldı çünkü. Bu sokak her zaman çok canlıdır, özellikle akşamüstü ve sonrasında. Burada güzel restaurantlar vardır, örneğin güzel fondücüler ve krepçiler. Özellikle Au Petit Grec diye bir krepçi var, orada mutlaka crep au sucuk yemenizi tavsiye ederim. Zaten en çok onun önünde kuyruk olur, ama o kuyruğa her zaman değer. Bu sokağın en tepesinde ise place de la contre-scarpe vardır, burada akşamları birsürü insan sokaklara taşarak içkilerini içerler.
Jardin des Plantes |
Sanırım 5.arrondissement ile ilgili bu kadar. Daha çok şey var aslında ama, siz zaten sokaklarda dolaşırken etrafta görürsünüz çoğunu. Bir de burada güzel amerikan kahvaltısı yapan bir restaurant var, günün her saati kahvaltı sunuyorlar sanırım. Adresi 17, rue des ecoles, 75005, Breakfast in America. Fransız kahvaltıları pek zengin değil, genelde kahvaltı menüleri kahve+croissant, ya da kahve+croissant+portakal suyu.
No comments:
Post a Comment